Oruç tutan kişilerin davranışsal bir yöntemle bunları kontrol etme ve biçimlendirmesiyle önemli ve psikolojiye de konu olan bir ibadettir.
Ramazan ayı insanın içgüdülerinin getirdiği yeme, içme, cinsellik gibi temel ihtiyaç olan dürtülerin kontrol altına alınmasıyla beraber psikolojik bir iyiliğe geçiş için son derece önem arz eden bir aydır.
Ramazan ayı içerisinde kişiler maneviyatın yükselmesiyle değer ve geleneklerinin farkına vararak, bir iç hesaplaşmaya girer. Yemek, içmek dışında davranışsal hareketlerini sınayan ve egonun tüm isteklerine karşı durmayı bilerek bunları frenlemesi gerektiğini düşünmesine yardımcı olan süper egonun; bilinçli düzeyinde yer eden vicdan, merhamet, değerler, inançlar noktasında farkındalığı yükselir. Yoksul kimselerin, fiziksel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanan bireylerin hissettiklerini bir nebze olsun anlayabilmesi kolaylaşıyor ve onlara karşı empati kurarak kendi vicdanı ve merhametiyle bir muhakeme içerisine girip o insanlara yardım etme, içinde bulunduğu duruma şükür etme davranışları gelişmeye başlar. Bunun yanı sıra araştırmalar da göstermiştir ki ramazan ayı içerisinde alkol tüketimi, intihar ve suç oranların da oldukça düşüş hakimdir. Burada dinin ve maneviyatın önemi psikolojiyle fazlasıyla bağlantılı olduğu açıktır. Bunun dışında insanın diğer gereksinimleri arasında olan ve psikolojik sağlığı önemli ölçüde etkileyen sosyal ilişkilerdeki belirgin değişiklikler ve farkındalıklar kişinin ruh halini huzur ve sükunetle besliyor.
Ramazan ayında depresyon hafifliyor..
Tüm bahsettiklerimin yanı sıra psikolojik rahatsızların özellikle hafif depresyon yaşayanlarda, anksiyete (kaygı) bozukluğu olanlarda, obsesif-kompulsif bozukluklarda(takını-zorlantı), antisosyal kişilik örüntüsü olan bireylerin sağaltımında oldukça fayda görülmektedir. Örneğin; antisosyal kişilerin diğer aylarda suç ve cezai işlem gerektirecek davranışlarda bulunması yoğunken oruç tuttuğu zaman içerisinde ya da tutmasa bile ramazan ayına olan inancı nedeniyle dürtülerini kontrol altına almayı başarıp kendine ve başkasına zarar verme davranışına son veriyor
Kısacası; ramazan ayının psikolojimize, ruh halimize olumlu birçok etkisi vardır. Bu ay maneviyatın huzurunu göz ardı etmeden fiziksel ihtiyaçları kontrol altına almakla beraber psikolojik onarma ayı olarak da düşünebiliriz. Egonun eğitimi, sevgi, vicdan, değer, inanç ve geleneklerin önemiyle yüzleşmemizde bir iç hesaplaşmayla karşı karşıya gelip kendi kusur ve eksikliklerimizin farkına varma ve bunları düzeltme adına ramazan ayı her inanan için önemli ve değer arz eden bir aydır.
Uzm. Psk. Şükran Nur DEMİRTÜRK
28.03.2024